Sivas'ın değerlerinden Ünlü Halk Ozanı Ali Kızıltuğ bir süredir kanser tedavisi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.73 Yaşında sayısız eser bırakan,Anadolu'nun yanık türküleriyle gönüllerimize dokunan Ünlü Halk Ozanı Ali Kızıltuğ Ankara'da tedavi gördüğü hastanede yakalandığı amansız hastalığın pençesinden kurtulamayarak sevenlerini gözü yaşlı arkada bıraktı.Ozan Ali Kızıltuğ için bugün saat 14:00'te Çankaya-Oran Pir Sultan Abdal Cem Evinde erkanı yapıldıktan sonra memleketi Sivasın Divriği ilçesi Mursal köyünde toprağa verilecek.
ALİ KIZILTUĞ KİMDİR?
Ozan Ali Kızıltuğ, 1944 yılında Sivas ili Divriği ilçesi Mursal köyünde dünyaya geldi.1958 yılında bağlama çalamaya başladı. Bağlamaya ilişkin temel bilgileri köyündeki Abbas Usta’dan öğrendi. İlk yıllarında başka âşıkların eserlerini ve yöresel türküleri seslendirdi.
1969 yılında "ASRI GURBET HARAP ETMİŞ KÖYÜMÜ" isimli plağı çıktı. Günümüze kadar 103 plak ve 87 albümü yayınlandı. Yaklaşık 2160 eseri bulunmakta ve bunlardan 152 den fazlası diğer sanatçılar tarafından seslendirildi. 1969'dan bu yana sadece kendi eserlerini seslendirdi. Eserlerini hazırlarken genellikle önce şiir olarak yazıp sonra onları besteliyor, Ancak doğaçlama da çalıp söylüyordu.
Âşık Veysel Şatıroğlu ve Âşık Mahzuni Şerif onu en çok etkileyen âşıklardır. Uzun sap bağlamasını hüseyni düzeninde çalıyordu. "BAYKUŞLARA KALAN KÖY" ve "SORMA EFENDİM" adında iki kitabı yayımlandı. Diğer eserlerini de kitap olarak yayınlamayı düşünüyordu. Memur emeklisi ve 4 çocuk babası olarak halen Ankara’da ikamet ediyordu
1971 yılında İstanbul tepebaşında yapılan ve tüm ozanların katıldığı bir atışma yarışmasında birinci seçildi. Aynı yarışmada hürriyet gazetesi tarafından ödüle layık görüldü. 2009 yılında Ankara Gazi Üniversitesi'nde Divriği Vakfı tarafından düzenlenen Cumhuriyet Balosu’nda “YAŞAYAN EN ÜNLÜ OZAN ÖDÜLÜNE” layık görülerek plaketi ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu tarafından verildi. 2011 yılında İstanbul’da “Sivaslı Sanatçılar Birliği” tarafından düzenlenen "USTAYA SAYGI" isimli programda yılın ozanı seçilerek dernek başkanı Ünal Daşlık tarafından onur plaketi verildi. 2012 yılında “ANKARA HALK OZANLARI DERNEĞİ” başkanı Kenan Şahbudak tarafından "Ustaya Saygı" ve “YILIN OZANI ÖDÜLÜ” verildi.
Hayata bakışını da şöyle ifade ediyordu;
"Ne yârimden vazgeçtim, ne sazımdan, ne de vatanımdan vazgeçtim. Nasıl Mursal'dan geldiysem o mazlum, sefil, tertemiz bir köylü çocuğu isem şimdi de aynıyım".
ALİ KIZILTUĞ KİMDİR?
Ozan Ali Kızıltuğ, 1944 yılında Sivas ili Divriği ilçesi Mursal köyünde dünyaya geldi.1958 yılında bağlama çalamaya başladı. Bağlamaya ilişkin temel bilgileri köyündeki Abbas Usta’dan öğrendi. İlk yıllarında başka âşıkların eserlerini ve yöresel türküleri seslendirdi.
1969 yılında "ASRI GURBET HARAP ETMİŞ KÖYÜMÜ" isimli plağı çıktı. Günümüze kadar 103 plak ve 87 albümü yayınlandı. Yaklaşık 2160 eseri bulunmakta ve bunlardan 152 den fazlası diğer sanatçılar tarafından seslendirildi. 1969'dan bu yana sadece kendi eserlerini seslendirdi. Eserlerini hazırlarken genellikle önce şiir olarak yazıp sonra onları besteliyor, Ancak doğaçlama da çalıp söylüyordu.
Âşık Veysel Şatıroğlu ve Âşık Mahzuni Şerif onu en çok etkileyen âşıklardır. Uzun sap bağlamasını hüseyni düzeninde çalıyordu. "BAYKUŞLARA KALAN KÖY" ve "SORMA EFENDİM" adında iki kitabı yayımlandı. Diğer eserlerini de kitap olarak yayınlamayı düşünüyordu. Memur emeklisi ve 4 çocuk babası olarak halen Ankara’da ikamet ediyordu
1971 yılında İstanbul tepebaşında yapılan ve tüm ozanların katıldığı bir atışma yarışmasında birinci seçildi. Aynı yarışmada hürriyet gazetesi tarafından ödüle layık görüldü. 2009 yılında Ankara Gazi Üniversitesi'nde Divriği Vakfı tarafından düzenlenen Cumhuriyet Balosu’nda “YAŞAYAN EN ÜNLÜ OZAN ÖDÜLÜNE” layık görülerek plaketi ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu tarafından verildi. 2011 yılında İstanbul’da “Sivaslı Sanatçılar Birliği” tarafından düzenlenen "USTAYA SAYGI" isimli programda yılın ozanı seçilerek dernek başkanı Ünal Daşlık tarafından onur plaketi verildi. 2012 yılında “ANKARA HALK OZANLARI DERNEĞİ” başkanı Kenan Şahbudak tarafından "Ustaya Saygı" ve “YILIN OZANI ÖDÜLÜ” verildi.
Hayata bakışını da şöyle ifade ediyordu;
"Ne yârimden vazgeçtim, ne sazımdan, ne de vatanımdan vazgeçtim. Nasıl Mursal'dan geldiysem o mazlum, sefil, tertemiz bir köylü çocuğu isem şimdi de aynıyım".