PARLAK, 'ÇATIK KAŞLI DEVLET ANLAYIŞINI AK PARTİ HÜKÜMETİ GERİDE BIRAKTI'

AHA DİYARBAKIR- Diyarbakır Ak Parti Milletvekili Adayı Alaattin Parlak 'Ak Parti hükümeti son 13 yılda yaptığı en başaralı ve en iyi yaptığı şey, bu topraklarda yeniden öz güven inşasını ve kardeşliği başarmış olmasıdır. " dedi

Diyarbakır Ak Parti Milletvekili adayı Alaattin Parlak, ‘Ak Parti Devlette Neyi Değiştirdi? Diye sorulursa, ‘’ Hiçbir zaman devletin türküsü ile milletin türküsü aynı olmamıştır.  Devletin öncelikleri ile milletin öncelikleri hiç uyuşmamıştır.  Devletin bulunduğu yere millet zaten hiç girememiş, sokulmamış, sokulsa bile devletin binasının önünden geçerken bile ya ayakları titremiştir. Bu gün Allah'a çok şükür devlet dediğin, hükümet dediğin çatık kaşlı zat devri geride kaldı. Bugün Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar meydanlarda Kürtçe konuşabiliyor. 90 yıldır Kürt halkını asimile eden devlet bugün Kürtçe konuşuyor. Çatık kaşlı devlet anlayışını Ak Parti hükümeti geride bıraktı.’’ Şekinde konuştu

Yeni anayasa Başkanlık sistemi ile yeni Türkiye nasıl olacak diye bir çok kesimin kendilerine sorduğunu ifade eden Parlak, 7 Haziran'da anayasayı değiştirecek bir çoğunluk ile iktidar olmak istediklerini ancak amaçlarının sadece dünyevi makamlar ve mevkiler davası olmadığını belirten Parlak, konuşmasını şöyle sürdürdü ; ‘’Güçlü Türkiye'yi kurma ve büyük medeniyeti yeniden inşa etme davasıdır. Türkiye'de birlik ve beraberliği ancak AK Parti sağlar. Her anayasa bir siyasal sistem kurar. 1982 Anayasası da bir sistem kurdu. Bu sistemin içerisinde millet sadece bir figürandır. Bu sistem içinde Asimilasyon, baskı ve zulüm ile Apolitik bir nesil yetiştirip, millettin devletten korkmasını sağladı. Sen halksın günlük yaşamına bak. Devlet işine karışma söylemleri mevcuttu. Ama bugün Ak Parti hükümeti ile çok değişiklikler oldu, Bu nedenle 12 Eylül Anayasası’nın kurmuş olduğu anti-demokratik kuruluşların değiştirilmesi bakımından Türkiye’de yeni bir anayasaya ihtiyaç vardır. Yeni Türkiye dediğimiz sürecin başlangıç adımı da budur zaten. Başkanlık sistemine gelince Biz bütün diğer meseleleri bir kenara bırakıp sadece başkanlık sistemini tartışırsak yanılırız. Başkanlık tartışması Türkiye’deki demokratikleşme sürecinin bir parçasıdır. Demokratikleşmeyi sağlayacak Başkanlık, sistemi, yeni anayasanın bir parçası olarak tartışılmalıdır.’’

Parlak, Muhalefetin AK Parti güçlendikçe otoriteleştiğine yönelik eleştirilerine tepki gösterdi .Böyle bir kaygı duymaya gerek yok. Kaydeden Parlak, ‘’ AK Parti’nin 13 yıllık geçmişi ortada. Bu süreç içinde insanların hayat tarzına, düşüncesine müdahale edilmemiştir. Böyle bir şeyin olması, yüzde 50’nin üzerinde oy almış, bugün de halkın desteği artarak devam eden bir parti için düşünülemez. Bu demokrasinin ruhuna aykırıdır. Eğer otoriteleşmekten dolayı eleştiriliyorsak, bu eleştiriler rahatlıkla dillendirilebiliniyorsa bu bizim otoriter siyasi parti olmadığımızın en büyük ispatıdır.’’dedi

Parlak, ‘Nerede kalmıştık’ deyip Kürt sorunun çözmü için 7 Haziran seçimlerinde güçlü bir iradenin gerekli olduğunu belirterek, ‘’ Türkiye, terörün oluşturmaya çalıştığı, demokratik bu yapıya ve baskılara rağmen, Kürt sorununu çözmek için elinden geleni yapmaktadır. Bu yolda çok mesafeler alındı, ancak “uluslararası terör siyaseti” Türkiye’nin sorunu çözme iradesini kırmaya çalışıyor. Ama Ak Parti hükümeti buna direniyor. Kürt meselesi çözülsün, Türkiye’de vatandaşlar ile devlet arasında uyum olsun, Türkler ile Kürtler arasında tam manası ile barış ve kardeşlik tesis edilmiş olsun; diye mücadelesini veren bir parti olduğumuzu 78 milyon biliyor. Kürt meselesini demokrasi, insan hakları seviyesinde çözük çözmeye devam ediyoruz. ‘Nerede kalmıştık ‘diyerek duraksatılan bu süreci yeniden başlatan Ak Partidir. Zaten bu süreçte çok şey yapıldı, mesela Kürtçe seçmeli ders olarak okutulmaya başlandı, Kürtçe dil enstitüleri kuruldu, Dicle ve Artuklu üniversitelerinde olduğu gibi Kürtçe araştırma merkezleri kuruldu, Bütün bunların bir lütuf şeklinde değil, demokratik haklar olarak verildiğini görüyoruz.’’ Şeklinde konuştu

Bölgede önemli iki argümanın varlığından söz eden Parlak, Bunlardan birisi din, diğeri dil faktörüdür. ‘ diyerek konuşmasını şöyle tamamladı;

‘’Kürtler bu ülkede Müslüman çoğunluğun içerisinde yer alan dindar bir halktır. Din konusunda hiçbir tartışmamız yoktur. Geriye kalıyor dil meselesi. Bu konuda da TRT Şeş ile, seçmeli Kürtçe dersi ile, Kürtçe enstitüleri ile anadilde savunma ile zaten atılabilecek adımların çoğu atılmıştır.’’,

 

 

HABER- AHA